NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُوسَى أَبُو
سَلَمَةَ
حَدَّثَنَا
حَمَّادٌ
عَنْ
حُمَيْدٍ
عَنْ بَكْرِ بْنِ
عَبْدِ
اللَّهِ
وَأَيُّوبَ
عَنْ نَافِعٍ
أَنَّ ابْنَ
عُمَرَ كَانَ
يَهْجَعُ
هَجْعَةً
بِالْبَطْحَاءِ
ثُمَّ
يَدْخُلُ
مَكَّةَ
وَيَزْعُمُ
أَنَّ رَسُولَ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
كَانَ
يَفْعَلُ
ذَلِكَ
Nâfi'den rivayet
olunduğuna göre,
İbn Ömer (Minâ'dan
Mekke'ye dönerken) Bathâ'da birazcık uyur, sonra Mekke'ye girerdi ve Resûlullâh
(s.a.v.)'in de böyle yaptığını söylerdi.
İzah:
Buhârî, hac; Darimî,
menâsik, Ahmed b. Hanbel, II, 28-29, 100, 110, 124.
îbn Ömer (r.a.)
Zilhicce'nin onüçüncü günü minâ'da Cemrelere taş attıktan sonra Mekke'ye
dönerken Bathâ'ya uğrar, yatsı namazından sonra bir süre orada uyur bilahare
Mekke'ye gelirmiş ve Resûl-i Ekrem'in sünnetine uymak için böyle yaptığım
söylermiş. Bu hadis Minâ'dan dönerken gecenin bir kısmım yâ da tümünü Bathâ'da
(Muhassab'da) geçirmenin sünnet olduğunu söyleyen cumhur-ı ulemânın delilidir.
Bu konuda diğer ulemânın görüşleri için 2008 numaralı hadisin şerhine
bakılabilir.